Attila Gökçe\’den Serdar Topraktepe’ye Cenk Tosun tepkisi! \’Maçı çevirebilecek fırsatı harcamadın mı?\’
Süper Lig’in 34. haftasında Beşiktaş ile Fenerbahçe derbide karşı karşıya geldi. Mücadele sarı-lacivertlilerin 2-1\’lik üstünlüğüyle sona ererken Milliyet Gazetesi yazarları maçı değerlendirdi.
Geç kalan heyecan / Attila Gökçe
Hayır, bu maçın adı “derby” olmamalıydı. Bilinen “derby” maçları, önceden tahminlere sığmayan, favoriden söz edilemez, sürprizleri bol, heyecanlı, coşkulu, çabukluklar ve inanılmaz becerilerle dolu maçlardı. Dünkü buluşma öyle değildi.
Derby dediğin her zaman sürprizlerle dolu “ikili” mücadeledir.
Dünkü, tek taraflı, dengesiz, sürpriz olasılığını sıfırlayan bir maçtı. Özellikle ilk yarıda sadece Fenerbahçe vardı, desek yeridir. Beşiktaş kendi yarı sahasında direnmeye, kale sahasında ayakta durmaya çalıştı. 25’de Al Musrati’nin rakibinin ayağına basarak gördüğü kırmızı karttan sonra Beşiktaş daha da “yetersiz” kaldı. İstatistikler de can sıkıcıydı konuk takım için… Tek korneri yoktu Beşiktaş’ın. Topa sahip olmada 70’e 30 gerideydiler. Ev sahibinin 5 şutuna karşı konuk takım ancak tek şut (Muçi) atabilmişti. Fenerbahçe oyunu kuruyor, hücum organizasyonları yapıyor, golünü de atarken, Beşiktaş sadece top savurmaya gayret ediyordu. Hakçası, Fenerbahçe’nin Batshuayi ile attığı gol de alkışlanacak ölçüde güzeldi. Tadiç’in kale ağzında göğsüyle topu Belçikalı’ya aktarması da örnek asistti.
Beşiktaş’ın 10 kişi kalması, orta alanın hücum ve savunmada ön almasını yok etti. Gedson Fernandes savunmanın önünde çaresiz kaldı. Fenerbahçe de İsmail’in sakatlanmasından sonra Kruniç’i orta alana alan İsmail Kartal, aynı dakikada (25) Becao-Çağlar değişikliğini de yaptı.
Beşiktaş’ta Serdar Topraktepe Ghezzal’ı oyuna sokarak biraz hareketlilik sağladı. Ama yetmedi. Fenerbahçe Beşiktaş cezaalanında oynamaya devam etti. 69’da İrfan Can ikinciyi atarken, Fenerbahçe, Sivas’ta aldığı darbenin acısını unutmuştu. Lig macerasının henüz bitmediğine inandıklarını gösterdiler. Taraftarın takımına verdiği destek de takdir edilmeliydi. Serdar Topraktepe’ye sorulacak bir soru var: Hoca, Cenk Tosun’u oyuna sokmak için 78’e kadar beklemenin ne anlamı var? Koca maçı çevirebilecek fırsatı harcamadın mı?
Beşiktaş’ın dünkü kötü performansı, aslında tek maçlık bir çöküş değil. Bir daha asla yaşanmaması gereken, 6 antrenörlü, iki başkanlı, yenilgiler ve sakatlıklarla dolu bir kabus filmiydi. Neyse.. Türkiye Kupası var, en azından. Kazanırlarsa herkesi kurtaracaklar!
Al Musrati’nin eseri / Bilal Meşe
Fenerbahçe’nin zirvedeki konumu malum, yarışın içinde, biraz pamuk ipliğine bağlı olsa da şampiyonluk umudu yok değil. Ancak 10 kişi kalan Beşiktaş’ı yenerken bile zorlanıyorsa, kalan maçlarını varın siz düşünün!
Böylesi derbilerin skorunu önceden kestirmek çok zordur, biliyoruz. Ne var ki; Beşiktaş artık görünen köydür, kılavuza gerek yok! Ümraniye’de özgüven yerlerde. Sakatı, cezalısı, formsuzu o kadar çok ki, Serdar Topraktepe kendi yağıyla kavruluyor!
İlk yarıya bakın, 5 dakikalık uzatma dahil, 50 dakikalık ilk yarıda sadece Muçi ile rakip kaleyi yokladı, Livakoviç’i geçemedi! Fenerbahçe, Batshuayi ile golü bulurken, Szymanski ve Ferdi ile kaleyi bulan şutlar attı, Mert’e takıldı. Mert ne yapsın, Fenerbahçe öyle bir baskı kurdu ki, Kartal’a nefes aldırmadı. Stoperlerin de maşallahı var, golde piyasada yoktular!
Kartal’ın 12 milyon euroluk adamı Al Musrati geldiği günden bu yana ortalarda yok, bir de kızarıyorsun, arkadaşlarını yalnız bırakıyorsun, rakibin galibiyetine davetiye çıkarıyorsun!
Hakem Volkan Bayarslan bileğe basmalarda çifte standart uyguladı, örneğin Necip’e sarıyı çektin, tamam, peki Fred’de neredeydin, gözüne perde mi indi?
İkinci yarı mı? Fenerbahçe bıraktığı yerden devam etti, ikiyi bulma adına baskıyı artırırken, Kartal ise 10 kişi olmasına karşın biraz olsun kıpırdandı. Kornerden gelen topu iyi yükselen Muleka kafayı çaktı, Livakoviç tokatladı.
Fenerbahçe’nin yıldızı İrfan Can Kahveci 69’da sahne aldı, soluyla köşeyi gördü, farkı ikiye taşıdı.
Serdar Topraktepe’nin Chamberlain, Ghezzal ve Cenk Tosun hamleleri Kartal’ı prangadan çıkardı, nitekim 82’de Muleka’nın asistine Cenk golle yanıt verdi, farkı bire indirirken, Fenerbahçe’yi de strese soktu!
Derbinin özeti; kadrosu güçlü olan kazandı. Yoklarla ligi tamamlamaya çalışan Beşiktaş ise ikinci yarıda ortaya koyduğu mücadele ile göz doldururken, Al Musrati’nin kulaklarını çınlatmak da bize kaldı!